banner711

Buluntu, “KMTSO’nun şehrin tüm sorunlarıyla ilgilenmeli.”

Buluntu, “KMTSO’nun şehrin tüm sorunlarıyla ilgilenmeli.”

Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığına talip olmasının ardından seçimlere olağan üstü hareketlilik getiren İş İnsanı Mustafa Buluntu’nun projeleri üyelerinden tam not aldı. Bir TV kanalında çıktığı canlı yayında sorulara içtenlikle cevap veren Buluntu; “Kahramanmaraş’ın hiç durmadan çalışmaya üretmeye ihtiyacı var. Sorunların bir an önce çözüme kavuşturulmaya ihtiyacı var” dedi.

Gazeteci Ali Eskalen’in hazırlayıp sunduğu Gündem Programına konuk olan Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Adayı İş İnsanı Mustafa Buluntu konuşmasına KMTSO’nun efsane başkanı Mehmet Balduk’u rahmet dileyerek başladı. Gazeteci Eskalen’in ardı ardına sorularına net şekilde cevap veren Başkan Adayı Buluntu şu mesajları verdi:

Odamızda 29 komitemiz var, saha çalışması yaparken sektör temsilcilerinden aldığımız en büyük şikayetlerden biri de kendi sektörlerinde farklı sektörlerden temsilcilerin yer almasıydı. Dolayısıyla yanı sektörde uğraşmayan bir temsilci yabancı sektörün sorunlarını kavrayamaz, gündeme getiremez. Biz temsilde adaleti sağlayarak 29 komitede yer alacak arkadaşlarımızın tamamı kendi sektöründe faaliyet gösteren, o sektörün uzmanlarından, tüm sorunlarına hakim iş arkadaşlarımızdan oluştu. Sektör kurullarımız ciddi anlamda çalışma yapacaklar, o kurulları meclis toplantılarımıza, yönetim kurulu toplantımıza davet edeceğiz. Bu zamana kadar yapılmayan bu uygulamayı hayata geçireceğiz ve komite temsilcilerini toplantılarımıza davet ederek sorunlarını masaya yatıracağız. Böylece de o sektör toplantıya gelmeden kendi sektörüyle ilgili zaten çalışmış ve dosyasını hazırlamış olacak. Bizde o sorunun çözümü noktasında elimizden gelen gayreti göstereceğiz. Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası şehrin tüm sorunlarıyla ilgilenmeli. Yani kurumsal ağabeylik de budur. Şehirde bir ağabeyin yokluğundan dem vuruluyor bizde diyoruz ki; KMTSO’yu hep birlikte kurumsal bir ağabey yapalım. Bu kurumsal ağabeyliğin içinde Ticaret Borsamız olsun, Esnaf odalarımız olsun, İş adamları derneklerimiz olsun hep birlikte kurumsal ağabeylikte şehrin önceliklerini masaya yatırıp tartışalım. Birlikte hareket etme kültürünü çok önemsiyoruz. Birlikte hareket etme ve ortak akılla daha güçlü oluruz, Ankara’ya gittiğimiz de çözülmeyecek sorunumuz kalmaz diye düşünüyorum. Kahramanmaraş bir sanayi şehri ve her an sanayisi gelişmeye de devam ediyor. Tabi ki sanayi ilimiz için tek başına yeterli değil. Biz sanayide ne kadar güçlü olursak olalım, ilimizi sanayi alanında ne kadar tanıtmaya çalışırsak çalışalım fakat tanıtımın en önemli argümanının turizm ve gastronomiden geçtiğini de biliyoruz. Gaziantep Ticaret Odası kendi bünyesinde Gastronomi ve Mutfak Sanatları Akademisi kurarak hem yöresel yemeklerini öğretiyor hem aşçılarını yetiriyorlar hem de gastronomilerini tanıtıyor. Gastronomi ve turizm anlamında Ticaret ve Sanayi Odamız elbette birtakım çalışmalar yaptı, bunlar yeterli mi? Biz bunların daha profesyonel anlamda yapılmasını istiyoruz. Turistleri günübirlik değil konaklayacak şekilde olmasını istiyoruz. Gastronomimiz çok zengin, bazı firmalarımız yöresel yemeklerimizin bir kısmını kendi imkânlarınca tanıtmaya çalışıyor. Fakat biz ciddi bir çalışma yaparsak, ilimizde turistlerin konaklamalarını sağlayabiliriz. O zaman turizmden hak ettiğimiz payı yavaş yavaş almaya başlamış oluruz.”

Gazeteci Eskalen’in adaylık kararıyla ilgili sorusuna da net cevap veren Buluntu konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Ticaret ve Sanayi Odasının daha önce Yönetim Kurulunda ve Meclis’inde bulundum. Kendi ailemle oturup adaylık konusuna karar verdiğimde Şubat ayı itibariyle birçok çalışma ve istişarelerde bulundum. Sahaya yansıması, basına yansıması belki geç oldu fakat şehrimizdeki çok geniş bir kesimin olurunu almam almam lazımdı. Tabi ki birçok kesimle istişare edip olumlu tepkiler aldıktan sonra yola çıkmaya karar verdim. Bu istişareler bazen çok eleştirildi, art niyetli olarak yaptığımız çalışmaları emeğimizle ilgili spekülasyonlar yapmaya çalışanlarda oldu. Örneğin küçük sanayi sitesinde ziyaret etmediğim tek bir ticaret erbabının bile olmadığını söyleyebilirim. Tüm şehrin dinamikleriyle görüştüm, şehrimizin ticaret kesiminin, tüccar kesiminin temsilinde, odanın faaliyetlerinde büyük bir boşluk vardı. Bunun üzerine aday olmaya karar verdim. Aslında sahada üyelerimizle görüşürken komitelerde görev alacak sektörlerine hâkim, sektörlerinin uzmanları çalışma arkadaşlarımızı da belirlemeye başladım. Bu uzun soluklu bir çalışmadır. Sahadaki dönüşleri aldıktan sonra basın karşısına çıktım. Odamızda üye sayımız 10 binin üzerindedir ama bunların 5 bin 750’si faaldir. Yani üye aidatını ödeyemeyen veya unutan üyeler pasif durumda görünüp oy kullanamıyor. Aslında 5 binin üzerindeki üyelerimizin pasif durumda olduğundan birçoğunun belki haberi bile yok. Çünkü bu üyelerimiz yıllardır Sanayi Odasına uğramıyor, seçimlerin nasıl yapıldığını bilmiyor, komiteleri tanımıyor, işleyişin nasıl olduğunu bilmiyor. Dolayısıyla biz sahada çalışma yaparken anlattığımız zaman uzun yıllardır aidat ödeyen fakat hayatında belki de ilk defa oy kullanmaya gelen üyeler olacak. Hiç kimsenin kalbini kırmadım, kimseyi ötekileştirmedim. Her insanın fikrini alarak yola devam ettim. İnşallah komitedeki arkadaşlarımızın isimlerini de açıkladığımda göreceksiniz; her kesimden temsilcilerimizin olduğunu göreceksiniz. Bu arkadaşlarımız bizimle yol yürümeye razı oldu ve sahada her sektör temsilcisi kendi sektörleriyle bire bir çalışıyor. KMTSO seçimleri şehirde bir gündem olduysa bu yarıştan dolayıdır. Bu bir savaş değil demokrasi yarışıdır. Bunu bu kadar gergin hale getirmemek lazım. Bazı komitelerde yarış biraz daha iddialı olabiliyor. Ama emin olun sahada öyle bir kargaşa yok, tamamen üyeler gidip temsilcilerden oy istiyor. Başkan adayları olarak söylemlerimize çok dikkat etmemiz lazım. Ekip arkadaşlarımızla yaptığım toplantılarda her zaman; bunu yarış olarak görüp öyle çalışacağımızı söyledim, kişileri değil projeleri anlatmamız gerektiğini belirttim. Daha önceki aday olduğum yerde de projelerimle anılmak istendim ve projelerimle anıldım. Sahada Ticaret ve Sanayi Odamızın tüccarlarımıza, sanayicilerimize, iş dünyamıza neler yapacağını anlattık. Her komite kendi sektörüyle yapacaklarını anlatıyor. Üyelerimizin nihai kararına yani sandıktan çıkan sonuca herkesin saygı duyması gerekir. Geçmişte başkanlık yapmış isimlerin hepsine teşekkür ediyoruz. Merhum Mehmet Balduk şehrimize ve şehrimiz sanayisine büyük emekler verdi. Bugünkü sanayileşmesinin temellerini Merhum Balduk’a borçluyuz. Fakat Balduk’tan sonraki yönetimlere de teşekkür etmemiz gerekir. Her başkan kendi vizyonunda, kendi becerisinde değerler kattı. Örneğin OSB’lerden söz ediyoruz. Bu OSB’lerin ilan edilmesi, yatırıma açılması bir iki yıllık bir mevzu değil. Hepsinde önceki başkanların emeği var. Ben Tekstil İhtisas OSB’nin yönetim kurulu üyesiyim, Tomsuklu’daki Tekstil İhtisas OSB’nin bir iki parsel istimlak sorunu dışında her şeyi tamamlandı. Bunun başlangıcı 8-9 yıl öncesine dayanır. Yani o dönemdeki KMTSO Başkanlarımızın da bu alanların tamamlanmasında emekleri var. Küçük Sanayi Sitesini lütfen gezin, orada küçük alanlarda imalat yapan firmaların sıkıştığını, yer talebinde bulunduğuna şahit olursunuz. Biz bu arkadaşları Tomsuklu’da bulunan 18 bin 500 dönüm alanda toplayabiliriz ve her sektöre yer ayırabiliriz. Kahramanmaraş’ın hiç durmadan çalışmaya ihtiyacı var. Önümüzde birçok sorun ve problem var biz bunları el birliği ile bir an önce çözmemiz lazım. Yeni OSB’ler var, hemen onları aktif hale getirmemiz lazım. Çevre yollarında Islah OSB’ler kurularak belediyelerin sorumluluğu kalktı. Buradaki tesisler ek tesis yapacaksa ruhsatlarını OSB’den alacaklar. Onun için bir an önce bunların altyapı çalışmasının yapılması gerekir. Biz yeşil büyümeden söz ediyoruz. 2030 yılına kadar devlet bir deklarasyon yayınlayarak; Avrupa birliği ile imzaladığı yönergede bu alanla ilgili ne yapacağını sıraladı. 2030 yılına kadar tüm kurumların hangi eylemleri hangi yılda yapacağı adım adım belirlendi. Büyük sanayicilerimiz Avrupa’ya ihracat yaptığı için bu kriterleri yerine getiriyor, çünkü Avrupa’daki tedarikçiler bunu istiyor ve gelip burada yeşil enerjiden sosyal aktivitelere kadar fabrikalarınızı çok ciddi bir şekilde denetliyor. Akredite edilen fabrikalar Avrupa’ya üretimlerini ihracat yapabiliyor. 2030’a kadar uyum sağlayamayan, kriterlerine uymayanlardan fabrikalardan Avrupa mal almayacak. Buradaki birçok sanayi kuruluşu bu kriterleri yerine getirdiğini ve ciddi denetimlere tabi tutulduğunu söylemiştik. Biz ticaret erbabını bu sürece hazırlamamız lazım. Çok güzel ürenler yetiştiriyorlar ve yakın gelecekte OSB’de üretilmeyen ürünler Avrupa’ya ihraç olamayacak. Buna zemin hazırlayarak tüccarlarımızı ayrım yapmadan buna hazırlamamız lazım. Nerede ihracat yapması lazım, nereden ithalat yapması lazım, bunun tüm zeminini üyelerimize hazırlamamız lazım. Yeni başarı hikâyeleri yazanlara saygı duymamız lazım, Mado’nun geçmişini yok sayamazsın, Kervan’ın geldiği noktayı görmezden gelemezsin. Bazı kişiler başarılı insanlara neden bir kulp takma sevdasında oluyor anlamıyorum. Herkesin seveni olur sevmeyeni olur, bir yola çıktıysam ciddi anlamda çalışma yapıyorum. Seçimlere bir ivme kattık, insanlar sektörlerinin temsil ettiğini gördüler, seçimlerin nasıl yapıldığını gördüler, odada üye olduğunu gördüler. Seçimlerin sonucu ne olursa demokrasi kazanacağına inanıyorum. Sandıktan çıkan sonuca da herkesin saygı göstermesini istiyoruz.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER