Şehre İstiklal Madalyası verilişinin 98. yıl dönümü dolayısıyla resmi program gerçekleştirildi. Valilik önünde düzenlenen törene Vali Ömer Faruk Coşkun, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Emin Mehmet Terzioğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, ilçe belediye başkanları, siyasi parti ve STK temsilcileri ile vatandaşlar da yer aldı.

Çelenk sunumu ile başlayan programda kırmızı şeritli İstiklal Madalyası, Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör tarafından şanlı Türk Bayrağı’na takılarak İstiklal Marşı eşliğinde göndere çekildi.

Madalya Günü programında konuşan Güngör, “Bu yıl 12 Şubat Kurtuluş Haftası etkinliklerimizi başlatacağımız güne, ne yazık ki depremle uyandık. Bu büyük yıkım sonrası, devletimiz, hükümetimiz, kurum ve kuruluşlarımız, sivil toplum kuruluşları, vakıflar ve dernekler ile birlikte ne gerekiyorsa yaparak hemşehrilerimizin yanında yer aldık. Allah'ın izniyle en kısa zamanda yaralarımızı birlikte saracak, şehrimizi tekrar ayağa kaldıracağız.” cümlelerini kaydetti.

Güngör, “Bundan 103 yıl önce, nasıl ki ecdadımız, birlik olarak topyekün düşmana karşı durarak, bu toprakları bize miras bıraktılarsa, biz de aynı iman ve gayretle Kahramanmaraş'ımızı birliğimizi ve dirliğimizi bozmadan evlatlarımıza miras bırakacağız. Çünkü bizler destansı hikâyeler yazan büyük bir milletin evlatlarıyız. Tarihimize dönüp baktığımızda, büyük acılar, afetler yaşamışız; sevinçler yaşamış ve böylelikle ‘millet’ olmuşuz. 1919'un Ekim ayında, Sütçü İmam’ın ilk kurşunuyla başlayan istiklal harbimiz, Maraşlının topyekün mücadelesiyle 12 Şubat 1920'de zaferle sonuçlanmış, bu zaferimiz 5 Nisan 1925'te ‘İstiklal Madalyası’ ve en son 7 Şubat 1973'te Kahramanlık unvanı verilmesiyle taçlanmıştır. Madalyamız, 98 yıl önce yine böyle bir Ramazan ayı içinde şehrimize verilmişti. Bu tarihten beri madalyamızı, şanlı bayrağımıza iftiharla takarak bu haklı gururu yaşamaya devam ediyoruz. Bu madalya bizim birliğimizin, dirliğimizin, inancımızın ve kardeşliğimizin sembolüdür.” dedi.

Güngör konuşmasını, “Yükümüz çok ağır. İmtihanımız çok çetin. Emanetimiz ve sorumluluğumuz çok ağır. Ancak; ecdadın bize emanet bıraktığı bu iman dolu güçle zorlukların üstesinden geleceğiz inşallah. Şehrimize hep birlikte sahip çıkacağız ve yeniden eski günlerimize döneceğiz. Zorlukların üstesinden gelmek, ancak dirliğimizi, birliğimizi ve kardeşliğimizi güçlü tutmakla mümkün olacaktır. Ecdadımız bunu defalarca gösterdi. Dün olduğu gibi bugün de bir ve beraber olmaya, daha fazla kenetlenmeye ve çalışmaya ihtiyacımız var. Anadolu topraklarında bin yıldır süregelen kardeşliğimizi, bin yıl ötesine ancak böyle taşıyabilir, şehrimizi ancak bu şekilde yeniden ayağa kaldırabiliriz. Bize bu güzel şehri miras bırakan Sütçü İmam, Aslanbey, Şeyh Ali Sezai Efendi, Hafız Ali Efendi, Mıllış Nuri, Senem Ayşe, Rıdvan Hoca, Abdal Halil Ağa gibi nice ecdadımızı ve ismini sayamadığım milli mücadele kahramanlarımızı ve terörle mücadele şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yâd ediyorum.” cümleleriyle noktaladı.