6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli olarak meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler, Türkiye’yi derinden sarsarak büyük bir yıkıma neden oldu. "Asrın Felaketi" olarak adlandırılan bu depremler, başta Kahramanmaraş olmak üzere 11 ili etkileyerek binlerce insanın hayatını kaybetmesine, yüz binlercesinin ise evsiz kalmasına sebep oldu. Bu felaket, Maraş’ın tarih boyunca depremlerle şekillenen geçmişini bir kez daha gözler önüne serdi.
Halk arasında Maraş’ın yedi kez yıkılıp yeniden kurulduğu söylense de tarihi kaynaklar kentin en az dört kez yıkıldığını ve yeniden inşa edildiğini ortaya koyuyor. Maraş’ın isminin, Arapça "re’aşe" fiilinden türediği ve "sallanan yer" anlamına geldiği, buradan da "Mer’aş" olarak anıldığı belirtilmektedir. Bu ismin depremle bağlantılı olduğu ileri sürülmektedir.
Maraş’ın tarihi M.Ö. 9. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Kentin, ilk olarak Erkenez Çayı kenarında Himli Höyük’te kurulduğu bilinmektedir. Ancak bu yerleşimin nasıl yıkıldığına dair kesin bilgiler bulunmamaktadır. M.Ö. 700’lerde Geç Hititler döneminde Maraş, kale ve çevresinde yeniden inşa edilmiş ve Geç Hitit beyliklerinden Gurgum’un başkenti olmuştur.
M.Ö. 2. yüzyılda Kommagene Krallığı’na bağlanan kent, M.Ö. 58’de Roma İmparatorluğu’nun hakimiyetine girmiş ve bu dönemde Germanicia adını almıştır. Germanicia, Ahırdağı’nın eteklerinde gelişerek önemli bir merkez haline gelmiştir. Ancak Roma döneminde M.S. 209, 517, 524 ve 561 yıllarında şiddetli depremlerle sarsılmıştır. Bizans döneminde ise yaşanan doğal afetler sonucu Germanicia kenti 5-6 metre yerin altına gömülmüştür. Günümüzde bu antik kentten çıkarılan mozaikler, Geç Roma ve Erken Bizans dönemlerine ışık tutmaktadır.
Bölgedeki bir diğer önemli yerleşim olan Afşin (Efsus-Arabissos), M.S. 587 yılında büyük bir depremle yerle bir olmuştur. O dönemin Bizans İmparatoru II. Tiberius’un damadı olan Mauricanos, imparatorluk tahtına çıktıktan sonra doğup büyüdüğü kenti yeniden inşa ettirmiştir. Daha görkemli bir şekilde inşa edilen Efsus, bölgenin önemli kentlerinden biri haline gelse de ikinci bir büyük depremle tekrar yıkılmıştır. Tarihi kaynaklarda, Efsus’un Müslüman Araplar tarafından tahrip edildiği söylense de esas olarak depremlerle yok olduğu belirtilmektedir.
Bizans kayıtlarına göre Anadolu, Suriye ve Mezopotamya’da büyük depremler yaşandığına dair pek çok bilgi bulunmaktadır. Özellikle Antakya, Misis ve Anavarza gibi yerleşimlerin bu depremlerden etkilendiği bilinirken, Maraş’tan çok fazla bahsedilmemektedir. Ancak bölgenin aktif bir deprem kuşağında yer aldığı göz önüne alındığında, Maraş’ın da bu doğal afetlerden etkilenmiş olması muhtemeldir.
Bugün Maraş’ta yapılan arkeolojik kazılar, bölgenin tarihini ve depremlerle şekillenen geçmişini gün yüzüne çıkarmaya devam etmektedir. Tarihi boyunca büyük yıkımlara uğrayan kent, her defasında yeniden inşa edilerek varlığını sürdürmüştür.