AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Selahattin Demirtaş insanlarla alay ederek konuşmak yerine, önce arkasında sakladığı eli kanlı terör örgütünün önünden çekilsin ve terör örgütünün kanlı eylemlerini kınama cesaretini göstersin" dedi.
Sanayi Camisi'nde aşure dağıtımına katılan Ünal, ardından Yeni Sanayi Sitesini ziyaret ederek, buradaki esnaf ve vatandaşlarla bir süre sohbet etti.
Ünal, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'nin 1 dakika bile istikrarsızlığa ve belirsizliğe tahammülünün olmadığını belirterek, 1 Kasım'da sandığa gidileceğini ve burada nasıl bir Türkiye'de yaşanılacağının kararının verileceğini kaydetti.
Mahir Ünal, istikrarlı, huzurlu, büyüyen, gelişen, birliğine ve beraberliğini temin etmiş bir Türkiye'de mi yoksa eski günlerde olduğu gibi "sen ben" kavgası içerisinde sorumluluk üstlenmeyen, siyasilerin didişmeleri içerisinde mi yaşanılacağının bir kararının bu seçimde verileceğini vurguladı.
Esnaf gezilerindeki gözlemlerini de aktaran Ünal, ne CHP'nin ne de MHP'nin bu ülkede istikrarı sağlayamayacağını, bu partilerin, Türkiye'nin gelişmesi ve büyümesi için katkı sunamayacağı konusunda esnafın ortak bir görüşünün bulunduğunu belirtti.
- Esnafın tercihi CHP ve MHP'nin iktidar olmak gibi bir derdinin olmadığını ifade eden Ünal, şunları söyledi:
"CHP'nin iktidar olmak gibi bir derdi yok çünkü koalisyon ortağı olmak istiyor. MHP'nin de iktidar olmak gibi bir derdiği yok anamuhalefet olmak istiyor. MHP ortak bir hükümet kurma taraftarı bile değil. Bu fotoğrafa vatandaşımız baktığında net olarak gördüğü bir şey var. Sorumluluk alacak olan ve 13 yıldan beri devam ettirdiği bu hizmet sorumluluğunu, hizmet siyasetini sürdürecek olan AK Parti'dir. Bu net bir şekilde esnafımızın da tercihinde gözüküyor."
Mahir Ünal, 1 Kasım'da Türkiye'nin oyunu istikrar ve güvenden yana kullanacağına inandığını belirterek, "Hiç kimse Türkiye'de bu ülkenin huzurunu bozmak, insanların rahatını ve ağzının tadını bozmak için herhangi bir girişimde bulunmasın" diye konuştu.
Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ilişkin de bir değerlendirmede bulunan Ünal, 17-25 Aralık sürecinden hemen sonra, bunların herhangi bir siyasete ve hükümete girişimde bulunmaktan ziyade, devleti ele geçirmek için harekete geçtiklerini anlattı.
- "Devlet üzerine düşeni yapacak"
Ünal, "Devletin bu terör örgütüne karşı yürüttüğü operasyonlar, devleti ele geçirmek isteyen ve devletin içerisinde paralel bir örgütlenme oluşturmuş bir yapının tasfiye edilmesi sürecidir. Yeri geldiğinde tabi ki bunların gazeteleri de bunların televizyonları da bu terör örgütüne yardım ve yataklık yapan işletmelere de devlet gerektiği gibi gerekeni yapacak. Bunu birileri ısrarla AK Parti ile özdeşleştirmeye çalışıyor. Yargı rutin bir süreç devam ettiriyor. Kaldı ki şuan ki hükümet bir AK Parti hükümeti değil seçim hükümetidir. Devlette devamlılık esastır. Devlet üzerine düşeni yapacak ve bu terör örgütleriyle mücadele edecektir" diye konuştu.
Mahir Ünal, PKK terör örgütünün silahları bırakana ve gömene kadar bu ülkenin sokağında, dağında ve bayırında elinde silah olan adamların gezmesine müsaade etmeyeceklerini bildirdi.
Çözüm Süreci'yle, silahların bırakılmasını siyaset kurumu aracılığıyla çözme iradesi ortaya koyduklarını, silahlarını bırakacaklarını söyleyenlerin sözlerinde durmadığını anlatan Ünal, şöyle devam etti:
"Çözüm Süreci'ni istismar ettiler, sabote ettiler. Askerimize polisimize silah çektiler. Devlette gereğini yaptı. Bunlar 'silah bırakacağız' diyene kadar da devlet gereğini yapacaktır. Bunlara yakınlık duyan bunlara sempati duyan ve bunlarla arasına mesafe koymayan siyasi yapıların da bunlarla aralarına acilen mesafe koymaları gerekiyor. Çünkü siyasetle silah bir arada olamaz. Öncelikle HDP silahla arasına mesafe koyacak. PKK terör örgütünün katliamlarını kınayacak."
- "Orada çocuklar ölüyor"
AK Parti Van Milletvekili adayı Fatih Çiftçi'nin kuzeninin dükkanında, Nusaybin'de "Sandık kurulu üyeliğini bırak" diye tehdit ettikleri bir müşahitlerinin şehit edildiğini belirten Ünal, Selahattin Demirtaş'ın da bugüne kadar ağzını açıpta PKK'nın yaptığı bu katliamlarla ilgili tek bir kelime etmediğini vurguladı.
Sokaklarda hendek kazıp, mayın döşeyerek 9 yaşındaki çocukların sivil insanların ölümüne sebebiyet verirken de Selahattin Demirtaş'ın eli kanlı terör örgütüne neden sesini çıkartmadığını eleştiren Mahir Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Çıkmış barıştan ve çevrecilikten bahsediyor. Peki orada kan dökülüyor. Orada çocuklar ölüyor. Çocuk yaşta kızlar ve genç erkekler örgüt tarafından dağa çıkartılıyor. Niye Selahattin Demirtaş ağzını açıpta bunlarla ilgili bir şey söylemiyor. Selahattin Demirtaş insanlarla alay ederek konuşmak yerine, önce arkasında sakladığı eli kanlı terör örgütünün önünden çekilsin ve terör örgütünün kanlı eylemlerini kınama cesaretini göstersin."
Bu arada, gezisi sırasında bir kıraathaneye giren Ünal, "Ben, ailem ve çevrem bu zamana kadar MHP'ye oy verdi fakat Devlet Bahçeli'nin tutumu nedeniyle bu seçimde devletimin geleceği için AK Parti'ye oy vereceğiz" diye konuşan bir vatandaşa AK Parti rozeti taktı.