Kahramanmaraş Stratejik Düşünce Topluluğu Başkanı Dr. Gökhan Gökşen, son zamanlarda ülke genelinde yaşanan karşılıklara karşı sağduyu çağrısında bulundu.
Kahramanmaraş Tabipler Odasında basın mensuplarıyla bir araya gelen Kahramanmaraş Stratejik Düşünce Topluluğu Başkanı Dr. Gökhan Gökşen, "Bu ülkede dostluk ve samimiyetle; barış, huzur, demokrasi dolu bir gelecek umuduyla hareket edenler kardeştir. Bu kardeşliğe “umudun kardeşliği” diyoruz.
Bugün gelecek adına umudun kardeşliğinde bir araya gelebilmeliyiz. Son günlerde ülkemizde yaşanan olaylar gösterdi ki; kalbimizde bugün daha fazla sevgiye, saygıya ve anlayışa ihtiyaç var. Biz bugün hiçbir karşılık beklemeden umut dolu ortak bir gelecek için yan yana kardeşçe saf tutmazsak; yarın provokasyonlarla başlayan kavgalar neticesinde kaybettiğimiz evlatlarımızın cenaze namazlarında yan yana durmak zorunda kalabiliriz. O yüzden bugün duygularımızın galeyanıyla hareket etme günü değil, aklı selimle çözüm günüdür. Provokasyonlar neticesinde oluşan çatışma ortamlarını bu toplum tekrar izlemek istemiyor. Biz bu filmleri daha önce çok izledik. Hiç birimiz ötekinden daha üstün değiliz, hiç birimiz diğerimizin kılına zarar gelsin istemiyor. Aynı fikirlerde olmayabiliriz. Aynı partilere oy vermeyebiliriz. Ancak hepimizin ortak paydası umutlarımız. Hepimiz barış, huzur ve kardeşlikten yanayız” dedi.
Gökşen, Kobani gündemiyle oluşan kavgalarının kimseye yararı olamayacağına dikkat çekerek, “Biz ne Kobani gündemiyle oluşan ideolojik kavgaları, ne Irak’ta, Suriye’de yaşanan çatışmalara benzer görüntüleri ülkemizde görmek istemiyoruz. İnanıyoruz ki Anadolu’da yaşayan her anne bu ülkede kargaşaya, kardeş kanı akıtmaya izin vermeyecek kadar sağduyuya ve vicdana sahiptir. Son yaşanan provokatif çatışmalar dahil hiçbir gerekçe bizi sağcı-solcu, Alevi-Sünni, Türk-Kürt diye ayrıştıramaz. Maskeli yüzlerle toplumsal algılarımıza hedef alıp ateş edenlerin algılarımızla oynamasına müsaade etmeyeceğiz. Algılarla oynayarak insanları sokaklara dökmeye çalışanlar aslında geleceğimizi, çözümü, bu ülkenin kardeşlik umudunu söndürmeye çalışmaktadır. Biz bu oyunlara düşmeyeceğiz. Dün olduğu gibi bugünde Türk-Kürt, Alevi-Suni ayrımı yapmaksızın el ele verip ortak bir gelecek inşa etmeye devam edeceğiz. Çünkü biz umut dolu ortak bir geleceğe inanıyoruz. Çünkü biz çocuklarımızı kan gölüne dönmüş bir ülkede kaybetmek istemiyoruz. Çünkü biz faili meçhul cinayet dosyalarını geleceğe miras bırakmak istemiyoruz”
Gökşun, Biz kahraman bir kent olarak emperyalist güçlere karşı ilk zaferi kazandığımız 12 Şubat 1920’de olduğu gibi bugünde dünyayı kardeşçe değiştirecek umut kardeşliğine öncü olabilmeliyiz.
Bugün pek çok ilimizde insanlığın kabul edemeyeceği şekilde yaşanan olayları, ölümleri hiç bir gerekçe bize haklı gösteremez.
Kazananı olmayan kardeş çatışmalarından bir an önce vazgeçelim.
Gelin bugün aynı fikirde olmadığınız komşunuzla tokalaşın, farklı siyasi görüşteki arkadaşlarınızla bir çay için… Yarın kargaşa bitince kıyasıya münazaralara gireriz, daha sonra farklı fikirlerimizin tartışmasını yaparız.
Ama bugün “serdilhan” değil, “başım gözüm üstüne gardaş” diyerek barışın, huzurun, selamın ülkesinde umudun kardeşliğinde buluşabilmeyi bekliyoruz.
Birbirimize bir bardak ayran ikram edelim. Sonra bu toprakların yıllardır biriken sorunlarını bu topraklarda yaşayan her insanın dirayetiyle, samimiyetiyle tartışalım. Ancak asla kardeş bağrına çomak vurmayalım. Bir anayı daha ağlatmayalım. Yağmacılara, katillere, hırsızlara ortam hazırlamayalım.
Anadolu’da olay çıkarmak isteyen provokatörlere, ne yaptığını bilmeyen cahillere, kavgalarımızı azdırıp kan çıkarmak isteyen ölüm tacirlerine fırsat vermeyelim.
O halde gelin bir olalım, o düşünce şu dernek bu grup demeden umudun kardeşliğinde sımsıkı kenetlenelim.
Evet fikirlerimiz farklı olabilir ama göz yaşlarımız aynı, iftarımız, namazımız aynı, gezdiğimiz sokaklar, güldüğümüz olaylar aynı, doğduğumuz topraklar, yaşadığımız sorunlar aynı…
Gelin sorunun değil çözümün parçası olalım, kavganın değil dostluğun paydasında birleşelim, yıkımı değil yapıcılığı seçelim, terörü değil demokratik müzakereyi tercih edelim.
Bugün tüm STK’ları, düşünen insanları umudun kardeşliğinde bir olmaya davet ediyoruz. Çünkü bugün yiğitlik yakıp yıkmakta değil sabırla aklıselim davranmaktadır.”
HABER MERKEZİ