BİZİM ÖZ KAYNAĞIMIZ ÖZ SERMAYEMİZ İNSAN
Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası(KMTSO) Başkanı Kemal Karaküçük, Türkiye’nin öz kaynağının ve öz sermayesinin insan olduğunu belirterek; “Bizim sadece ve sadece üretip ve bir yerlere gelmek adına işletmesini yaşatmak adına mücadele eden müteşebbislerimiz var” dedi.
Safroon Hotelde Türkiye Ekonomi Banka’sının “TEB KOBİ Akademisi” programına katılan Karaküçük, Ankara’da yaşanan terör saldırısında yaşamını yitirenlere başsağlığı ve yaralılara acil şifalar dileyerek konuşmasına başladı. Başkan Karaküçük; Ekonomik gelişmeler, Dolar, Avro, TL ve Ruble’de yaşanan dalgalanmalar ile Türkiye Ekonomi Bankasının KOBİ’lere nasıl danışmanlık hizmeti verdiği hakkında bilgiler verdi.
“Türk Ekonomi Bankası'nın KOBİ'lere yapmış olduğu destekten ötürü kendilerini kutluyorum” diyen Karaküçük: “KOBİ'ler ve ilk defa işe başlayan girişimcilerin üretime geçebilmesi ve hayatta kalabilmesi için yapılan bu çalışma aslında KOBİ'ler için bir kuluçka makinesi görevi görmektedir. Destek verilmediği takdirde KOBİ'ler ya işlerini kapatıyor, yada işletmelerinden ayrılmak zorunda kalıyor. Ama Türk Ekonomi Bankası'nın uyguladığı sistem ile KOBİ ileriye dönük projelerini emin adımlarla gerçekleştirebiliyor” dedi.
DÜNYA EKONOMİSİNDE CİDDİ DEĞİŞİMLER YAŞANDI
Dünya ekonomisinde son bir buçuk yıl içerisinde çok ciddi değişimler yaşandığına değinen KMTSO Başkanı Karaküçük, 2005 yılından bu yana yani son 10 yılda artarak devam eden petrol fiyatlarının150 Dolar seviyelerinde çıktığını söyledi. Petrolün artış trendinin devam edeceği düşünülerken petrolün 50 dolar seviyelerine indiğine dikkat çeken Karaküçük şunları söyledi: “Dünya ekonomileri çok ciddi anlamda sarsıldı, büyük bir çalkantı geçirdi. Bundan en büyük sıkıntıyı gören Rusya oldu. Çünkü tüm ekonomisi tamamıyla petrol ve doğalgaz üzerine kurulu olan ve tüm geliri bununla idame ettiren Rusya büyük bir sarsıntı içerisine girdi. Yüzde 25 ile başlayan Devalüasyon Dolar Ruble paritesi ile 35’ den 75’e 75’ten den 100’e kadar çıktı”
RUSYA KRİZİ
Petrol fiyatlarının düşmesi ile birlikte Rusya’da bir kriz yaşandığına vurgu yapan Karaküçük: “Rusya bizim için çok önemli. Neden önemli yanı başımızda 250 milyon nüfuslu olan Rusya, sürekli tüketiyor ve doğal kaynakları ile beslenen ekonomisini idame ettiren ve bize doğalgaz sağlayan bir ülkenin erimesi tüm dünyayı etkileyebilirdi. Rusya'nın bu şekilde olması ile birlikte yine tüm dünyayı etkileyen Dolar Euro paritesi yaklaşık son 5 yıl içerisinde 1.25 ile 1.40 seviyelerine bandında gezerken bir anda 1.10 seviyelerine düştü. Dolar, Avro paritesi yaklaşık yüzde 25 oranında değişiklik gösterdi. Bununla birlikte son bir yıl içerisinde kendi değerlerimize baktığımız zaman TL dolar kurları yaklaşık yüzde 50 oranında yakın değer kaybetti. Bundan 3 ay önce Çin kendi parasının devalüe etti. Amerika Merkez Bankası (FED) faizlere müdahale edeceği konuşulurken, ani bir karar ile müdahale etmekten vazgeçti ve faiz artırım kararını 2016 yılına devretti” dedi.
KOBİLER
Türkiye’de İstihdamın yüzde 76’sının ve ihracatın yüzde 60’ını KOBİ’lerin gerçekleştirdiğini belirten Karaküçük konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dünya da yaşanan değişime ayak uydurmamız gerekir. Geçmiş dönemlerde, faizler yükselirdi ödeme sıkıntıları yaşanır veya finansal dengelerde bir bozukluk görünürdü. KOBİ'lerin hemen sıkıntıları başlıyordu. Öncelikle Şu gerçek ki dünyada bu kadar değişim varken son 1,5 yıl içerisinde ve her zaman bu değişim olmaya Gebe iken, bizim mutlaka ve mutlaka üretirken ihracat yaparken hammaddenin alırken bizim dikkat etmemiz gereken unsurlar var. Bu unsurlar Türkiye dışında dövizin yüzde 50 değer kazandığı yaşanan her türlü gelişmede etkilenmeyen dünyanın global ekonomisinde oluşan gelişmeler.
DÜNYA ZARAR ETMİYOR BİZ NEDEN ZARAR EDİYORUZ
Dünyadaki büyük şirketler bu kadar zarar etmiyor ama biz niye bu kadar zarar veriyoruz? Biz ne kadar etkileniyoruz? 2015 yılı itibariyle yatırım yapan üretim yapan Sanayi ve KOBİ'lerin bilançolarına bakın 31.12.2014 mizanlarında hep zarar yazacak. Finansman ve kur farkından dolayı bu zarar yansıyor. Biz bunu neden dünya standartlarında yönetemiyoruz? O zaman dünyanın kullandığı enstrümanları bizimle kullanmayı öğrenmemiz lazım. Sadece üretmeyi değil, hesap makinesini önümüze alıp kendi para birimimizden maliyet hesabı yapmayı değil kazandığımızı zannettiğimiz parayı korumayı ve sigorta etmeyi de bilmemiz gerekerek üretim yapmamız gerekir. İhracat yaptık ihracat bedelimiz geldi, Dolar veya Avro aldık, ama bizim bu durumdan zarar etmemiz lazım. Bizim dünya borsalarından aldığımız hammadde HEC etmesin öğrenmemiz lazım.
PARAMIZI KORUMA ALTINA ALMAYI ÖĞRENMELİYİZ
Çok daha büyük ülkelerde çok büyük Global firmalar yapmış olduğumuz ihracatları döviz borçlarını koruma altına alabiliyor. Bizimde ürünlerimizin ve paramızın sigorta edebilmemiz için Türk Bankacılık sisteminde bunu fevkalade yapabiliyoruz. forward işlemler, swap işlemler, vadeli işlemler borsası ile ürünümüzü alacağımızı yurtdışındaki gelecek ve ya bizim ödeyeceğimi gerek Türk lirasının gerekse yabancı para birimini sigorta edebiliyoruz.
PARAMIZI SİGORTA ETMELİYİZ
Öncelikle kazandığımızı zannettiğimiz paraları da kaybetmemeyi sigorta etmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Nasıl ki fabrikalarımızda atölyelerimizde işyerlerimizi sigortalı yaptırıyorsak, tabiri caizse Bizimde Bir bilanço bilançomuzu sigortalatmamız gerekiyor. Dünyada büyüyen ve büyümeye aday olan tüm firmalar bilançoları ile ve oik raporları ile kredi alırlar. Tamamıyla her şeyi bilanço esasına göre kayda giren yapılan unsurlardır. Bu işlemlere birazcık kulak kabartmamız gerekiyor. Bu işlemleri yaparken yalnız açık olduğumuz pozisyonlarda bunları yapmamız gerekiyor. Eğer biz bunu forward, swap ve vadeli işlemleri spekülatif yaparsak ve bilinçsiz bir şekilde yaparsak çok büyük zararlar da girebiliriz. Onun için sadece açık pozisyonda olduğunuz kadar ve bilinçli bir bankanın danışmanlığı adı altında gerçekten pozisyonunuzu anlatarak ne yapabileceğimiz konusunda yardım alarak bunu yapmalısınız.
TÜRKİYE’DE MÜTEŞEBBİS RUHU VAR
Türkiye'nin doğal kaynakları yok, petrol yok doğalgazımız yok. Bununla birlikte Bizim sadece ve sadece üretip ve bir yerlere gelmek adına işletmesini açan ve bu İşletmeyi yaşatmak adına mücadele eden müteşebbislerimizin var. Bizim öz varlığını ve öz kaynağımız insan. Ama biz artık dünyada öyle bir noktaya geldi ki artık Türkiye'de ucuz üreteceğimiz hiçbir şey kalmadı. Emek ucuz değil, Elektrik ucuz değil, hammaddede ucuz değil. Türkiye'nin artık ucuz olduğu bir konu kalmadı. Dolayısıyla bizim önce üreteceğimiz yapacağımız şeyler de öncelikle değişime ayak uydurmamız. Dünyada en hızlı büyüyen ve en hızlı büyümeye devam eden ülkeler ve gerek bireyler gerekse firmalar değişime en hızlı ayak uyduranlardır. Türkiye'deki değişimleri ekonomik ve sosyal değişimleri firmalarımızı ve kendi bakış açıları mızı Bugünde ayarlamamız gerekiyor”
TEB KOBİ Bankacılığı Grubu Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Müdür Vekili - Turgut Boz ise TEB’in kredi vermeden sadece danışmanlık hizmeti ile dünyada nasıl birinci banka olduğunu anlattı.
Türkiye Ekonomi Bankasının dünya çapında kazandığı başarıyı slayt eşliğinde anlatan Boz, yurt dışında ciddi bir başarı yakaladıklarını söyledi. Boz şöyle konuştu: “Biz KOBİ’lerimizi çok ciddiye alıyoruz onların üretimden ürü çıkarana kadarki safhada ve sonrasında mutlaka danışmanlık hizmeti veriyoruz banka şubelerimizde bulunan uzmanlarımız ile KOBİ’lerimiz geleceklerini emin adımlarla çiziyor”
Boz’un konuşmasının ardından
Girişim Eğitim ve Danışmanlık Merkezi Uzmanı Mehmet Sanlı, “Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak”
Girişim Eğitim ve Danışmanlık Merkezi Uzmanı - Adnan Şahsüvar “Bugünün Başarılı KOBİ’si Geleceği Nasıl Yönetecek?”
Girişim Eğitim ve Danışmanlık Merkezi Uzmanı Mehmet Sanlı “İşletmeniz Gelişim Haritası'nın Neresinde?” sunumlarını yaptılar.