Artık biz Kahramanmaraşlılar için ‘Kahramanmaraşspor ruhuna el Fatiha’ diye Gerçek Kahramanmaraşlının takımın bundan sonra kırmızı-beyazlı şirket takımı Kahramanmaraşspor değil, mavi beyazlı Kahramanmaraş Belediyespor olduğunu beyan etmiştim.

Yazdığım o yazının ‘cuk’ diye oturacağını sanmıştım ama doğrusu bu kadar ummamıştın. Yanılmışım.

O yazı hedefe öyle bir ulaşmış, öyle bir ulaşmış ki 90’lık vuruş olmuş.

O ‘cuk’un acı sesinin yankıları arkadan geldi. Ama rahmetli babamın arkadan gelen söze itibar etme vasiyetini hatırlayıp boş verdim.

Eeee elin adamı bu.

Ne parayla kiralanan kaleme,

Ne bir alana iki bedava verilen çanakçı çorbacı, çar çakala benzer.

Bak şimdi ‘paşa dediğin kodu mu oturtur’ sözü aklıma geldi.

Gazeteci bu, yazdı mı oturtmalı, çaktığına çaktı mı kuyruğuna basılmış gibi çengileştirmeli.

Bilenler bilir, bilmeyenlere hatırlatmak gerekirse alnımızı bırak, ayakkabımızın bile altında leke yoksa bu çeyrek asrı aşan meslek hayatımızda, üç-beş itin havlamasından korkmayıp yolumuza devam ettiğimiz içindir.

Birileri Trabzon Caddesi’nde başı yere eğik gezerken, elin oğlu eli belinde alnı açık koç gibi gerdiriyorsa, dilinde yıllardır hep söylediği ‘Havlayan ite Hoşt’ türküsünün yazarı olduğundandır.

Elin oğlunun hem sözünün erliği, hem kaleminin sertliği ne sokak kabadayılığından ne de, arkasında bir avuç çakal sürüsüyle değil, Sütçü İmam’ın torunları gerçek edeler olduğu içindir.

‘Atımın anlı sakar, lakabını ele takar’ misali aynaya bakıp kendini görenler, gerçeği gördüklerinde çoktan iş işten geçmiş olacak.

Daha düne kadar Antep ve Adana yollarında fabrika kapılarında uyuz itler gibi sürtünüp ‘Takımı satıyorlar’ diyerek aç karnını doyuran uyuz itlerin, bugün önlerine azıcık etli kemik atan kasaplara salladıkları kuyrukları bir gün boğazlarına dolanacak.

‘Adam hacı mı olur ulaşmakla Mekke’ye, Eşek derviş mi olur taş çekmeyle tekkeye’ misali. Kem söz daima sahibine aittir. Haydi hepimize hayırlı cumalar.

Unutmadan…

Kahramanmaraş’ın namusuna el uzatan namussuzlar nasıl 92 yıl önce derslerini aldılarsa, ‘Kahramanmaraşspor’u satın alarak Maraş’ın namusunu kurtardık’ diyenler de bir gün gelecek derslerinin alacaklar.

92 yıl önce Ermenilerle işbirliği yapan nasıl ki üç-beş satılmış çıkmışsa bugün de Maraş’ın namusunu kurtardık sözlerinin içinde sindirip satılmışlık yapanları görmek hiç sürpriz değil.

Biz Kahramanmaraşspor’la Türkiye’yi karış karış dolaşıp onu 1. Lig’e kadar taşıyan başarısında tribünlerde attığımız sloganlarla nefesimizle, doğundan, batıya, kara denizden Akdeniz’e uzanan deplasman yollarında rahmetli ‘Dertli’ ağabeylerimizle can baş çalışırken sizler dünyada bile yoktunuz,

Her şey Kahramanmaraş Her şey Kahramanmaraşlım içindir.

(18 Mayıs 2012 Sabah Gazetesi Güney ekinden alınmıştır. Sırrıberk Arslan’ın köşesidir)