Türkiye Cumhuriyeti'nin halk oyuyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan, daha önce başbakan olmadan ve başbakanlığı döneminde çeşitli defalar geldiği Kahramanmaraş'a ilk kez Cumhurbaşkanı sıfatı ile geldi.
Kurucusu olduğu AK Parti'nin hem kuruluşu döneminden sonra yapılan 2002, 2007, 2011 Genel Seçimlerinde, 2004, 2009 ve 2014 Yerel Seçimlerinde, 2007 ve 2010 Anayasa Değişikliği Halk Oylamasında Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez 10 Ağustos 2014 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hem partisine hem de kendisine büyük destek veren Kahramanmaraş'ı cumhurbaşkanı olarak ilk kez şereflendiren Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraşlılara teşekkür etti ve toplu açılış törenine katıldı.
PROGRAM 1 SAAT GEÇ BAŞLADI
Günler öncesinde yapılan hazırlıklar sonrasında programı 22 Mayıs 2015 Cuma günü saat 17:30 olarak açıklanan Erdoğan, aynı gün Ankara'daki programının ardından Ordu-Giresun Havalimanının açılışını Başbakan Ahmet Davutoğlu ve bazı bakanlarla gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel uçak "CBK" ile saat 18.00'de Kahramanmaraş'a geldi.
Erdoğan'ı, Kahramanmaraş Havaalanı'nda Vali Mustafa Hakan Güvençer, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, milletvekilleri ve diğer ilgililer karşıladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam da Kahramanmaraş'a geldi. Bu arada karşılamada AK Parti'nin il ve ilçe teşkilatları ile kadın ve gençlik kolları teşkilatları ile bazı daire müdürleri de hazır bulundular.
Kahramanmaraş'a başbakanlığı döneminde sayısız defalar gelen Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı sıfatıyla da ilk kez geldiği Kahramanmaraş'ta kendi seçim müziği olan ve Türklerin destansı müziği Dambıra'dan uyarlanan Recep Tayyip Erdoğan parçaları eşliğinde miting alanına girdi. Erdoğan, alana girerken kendisine sevgi gösterisinde bulunanlara el sallayarak karşılık verdi.
TOPLU AÇILIŞ TÖRENİNE KATILDI
Toplu açılış töreni, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın söylenmesi ile başladı. Törende ilk konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, "Maraşlım bir hasamet destanı"nı okuyarak başladı. Cumhurbaşkanı'nı saygıyla selamladığı belirten Erkoç, "Kahramanmaraş'a hoş geldiniz, şeref verdiniz. Sütçü İmam'ın Necip Fazıl'ın şehrine hoş geldiniz" diye seslendi.
Türkiye'nin kurtuluş mücadelesindeki ilk noktası olan Kahramanmaraş'ta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ağırlamaktan şeref duyduklarını da ifade eden Erkoç, "1994 yılında Türk belediyecilik tarihinde yeni bir başlangıç yaptınız ve bizde bu yolda Yeni Türkiye yolunda ilerliyoruz. Sizlerden aldığımız güçle ve yakaladığımız performansla 2023 ve 2071 için yatırımlar yapıyoruz" dedi. Belediye olarak yaptıklarını kısaca anlatan Erkoç, "Mensubu olduğumuz medeniyetin bir kenti olan Kahramanmaraş'ı dünya kenti yapma yolunda adım adım ilerliyoruz" dedi.
Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer de konuşmasında, tarihinde müstesna bir güne daha şahit eden Kahramanmaraşlılar adına Cumhurbaşkanı'na ve eşine hoş geldiniz diyerek, Kahramanmaraşlıların saygı ve şükranlarını sundu. Güvençer, bugüne kadar bu mübarek yurt köşesinde kazandırılan yatırımların bir lütuf olduğunu belirterek "Bizlere yeni sorumluluk yüklendiğinin bilincindeyiz. Milletimizin verdiği güçle bundan sonra da Kahramanmaraşlılar olarak bu yatırımlara sahip çıkacağız. Sizlerden aldığımız cesaretle de istikbalde de el ele gönül gönüle hizmetler vereceğimize söz veriyoruz" diye konuştu.
BİR KARDEŞ BİR KARDEŞE SAHİP ÇIKIYOR
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ve Kahramanmaraş Valisi Mustafa Hakan Güvençer'in konuşmasının ardından platforma çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, miting alanında bulunanların büyük ilgisini gördü. "Türkiye seninle gurur duyuyor", "Maraş seninle gurur duyuyor" tezahüratları ile sözleri sık sık kesilen Erdoğan, "Ben de sizlerle gurur duyuyorum" karşılıklarını verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklanan programa göre yaklaşık 1 saat gecikmeyle başladığı konuşması öncesinde miting alanın Dambıra müziği ile coşarken, Erdoğan "Sevgili Kahramanmaraşlılar, değerli kardeşlerim. Sizleri muhabbetle selamlıyorum. Buradan sizler aracılığı ile tüm ilçelerdeki, köylerdeki Kahramanmaraşlı kardeşlerime selamlarımı ve sevgilerimi gönderiyorum" diyerek başladı.
"Maraş. Maraş. Can Maraş. Canlara can Maraş" diyen Erdoğan, "Bugün Can Maraş'a, Can Maraşlılara teşekkür etmeye geldim. "Bir kardeş, kardeşine nasıl sahip çıkarsa sizler de bize öyle sahip çıktınız. Başbakanlığım döneminde girdiğim 8 seçimde sahip çıktınız. 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçiminde, yüzde 71,5 oyla Türkiye hedefinin çok çok üzerinde oy vererek sahip çıktınız. Rabbim sizlerden razı olsun. Allah birliğimizi, beraberliğimizi, uhuvvetimizi daim eylesin. İnşallah, bizde bu can bu tende olduğu müddetçe, sizlerin güvenine, teveccühüne layık olmaya çalışacağız" dedi.
Erdoğan, "Bir kardeş, kardeşine nasıl sahip çıkarsa sizler de bize öyle sahip çıktınız. Başbakanlığım döneminde girdiğim 8 seçimde sahip çıktınız. 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçiminde, yüzde 71,5 oyla Türkiye hedefinin çok çok üzerinde oy vererek sahip çıktınız. Rabbim sizlerden razı olsun. Allah birliğimizi, beraberliğimizi, uhuvvetimizi daim eylesin. İnşallah, bizde bu can bu tende olduğu müddetçe, sizlerin güvenine, teveccühüne layık olmaya çalışacağız" diye konuştu.
"ELİ BOŞ GELMEK OLMAZDI"
"Kahramanlar diyarı Maraş'a gelirken eli boş gelmek olmazdı" ifadesini kullanan Erdoğan, "Kardeşlerimizle kucaklaşırken aynı zamanda Kahramanmaraş'ta son dönemde yapılan hizmetlerin resmi açılışını da bugün topluca yapalım istedik" dedi. Erdoğan, Ankara'da 700 bin tablet bilgisayarın dağıtımı törenine katıldığını, daha sonra Ordu-Giresun Havalimanı'nı Başbakan Ahmet Davutoğlu ve bakanlarla birlikte açtıklarını anımsatarak, şimdi de toplu açılış için Kahramanmaraş'a geldiğini belirtti.
Kahramanmaraş'ta toplu açılışı yapılan eserlerin toplam yatırım bedelinin 1 milyar 658 milyon lira olduğunu ifade eden Erdoğan, "69 ayrı eser. Eğitimde 23 milyon lira maliyeti olan 187 derslik 13 adet ilkokul, ortaokul, liseyi sizlerin hizmetine sunuyoruz" dedi. Erdoğan, Gıda ve Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 31 milyon; Orman ve Su işleri Bakanlığının 534 milyon bedelli Ayvalık Barajı Sulaması ile Göksun Göleti sulamasını; Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının 588 milyon yatırım bedeli olan Kahramanmaraş Göksu 6. Bölge hudut yolunun tamamladığını söyledi. Erdoğan, Göksu 6. Bölge Hudut Yolu projesi içinde uzunluğu 7,5 kilometreyi bulan 3 tünel ile 2 viyadüğün olduğunu bildirdi.
Bolu Tüneli'nin 3 kilometre uzunluğunda olduğunu ve 10 yılda 1 milyar lira harcanarak tamamlandığını dile getiren Erdoğan, buranın patates tarlası yapılmak istendiğini söyledi. Erdoğan, "Bu kadar para harcandı nasıl patates tarlası yaparsınız? Buna ihtiyacımız var" dediğini aktararak, ihaleyi alan yerli ve yabancı ortaklarla görüşerek Bolu Tüneli'ni hizmete açtıklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kahramanmaraş'ta, 3 tüneli 100 milyon liraya mal ettik. Ülkenin, milletin emanetine nasıl sahip çıktığımızı görmek isteyen gelsin Göksun'daki tünellere baksın. Halep oradaysa arşın Kahramanmaraş'ta" dedi.
Enerji Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Vakıflar Bölge Müdürlüğünün Kahramanmaraş'a yaptığı yatırımları dile getiren Erdoğan, bugün bunların resmi açılışını yaptıklarını söyledi.Erdoğan, iplik üretim tesislerinden enerji üretim tesislerine, özel hastanelerden su dolum tesislerine kadar birçok alanda yatırım yapan özel sektörün ekonomiye büyük destek verdiğini belirtti. "Geçtiğimiz 12 yılda, Kahramanmaraş'a toplam yapmış olduğumuz yatırım bedeli ne biliyor musunuz?" diye soran Erdoğan, "14 milyar. Ama Kahramanmaraş'a bu yakışır. Biz İstanbul'a nasıl baktıysak Kahramanmaraş'a da öyle baktık" dedi.
12 YILDA 14 KATRİLYON YATIRIM YAPILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, genel seçimler için yurtdışında yaşayan 500 bin vatandaşın oy kullandığını belirterek "Önümüzdeki günlerde bu sayının daha da artacağına, rekor seviyelere ulaşacağına inanıyorum. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımdan bu imkanı, bu fırsatı iyi değerlendirmelerini bekliyorum. Bugüne kadar oylarını kullanmayan kardeşlerimiz varsa gitsinler, başkonsolosluklarda veya gümrük kapılarında oylarını kullansınlar" dedi.
Erdoğan, 12 yıldır aşkla çalıştıklarını anlatarak, özel sektör ve kamu kurumları ele ele verip Türkiye'yi tarihinde görmediği yatırımlarla buluşturduklarını söyledi. Hiçbir ayrım yapmadan 81 ilin tamamını eserlerle, hizmetlerle ve projelerle donattıklarını ifade eden Erdoğan, son 12 yılda Kahramanmaraş'a 14 katrilyon yatırım yaptıklarına dikkati çekti. Erdoğan, "Biz, İstanbul'a nasıl baktıysak Kahramanmaraş'a da öyle baktık, ayırmadık" dedi.
Türkiye'nin, demokrasi, çocukların geleceği açısından son derece önemli bir seçim sürecinde olunduğuna işaret eden Erdoğan, genel seçimlere 15 gün kaldığını vurguladı. 8 Mayıs'tan itibaren yurtdışında yaşayan vatandaşların oy kullanmaya başladığını hatırlatan Erdoğan, gurbetçilerin başkonsolosluklarda ve 33 gümrük kapısında hiçbir sıkıntı çekmeden gönül verdiği partiye oyunu kullandığını anlattı. Bu imkanın AK Parti iktidarında sağlandığını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Sadece gümrük kapılarında, havalimanlarında oy kullanılabiliyordu. Burada da büyük sıkıntılar yaşanıyordu. Hamdolsun bu işi çözdük. Bu sistem, ilk defa 10 Ağustos cumhurbaşkanı seçimlerinde tatbik edildi. Birçok yanlışlar oldu, o zaman bazı sıkıntılar oldu ama bu seçimde şimdiye kadar 500 bin vatandaşımız oylarını kullandılar. Önümüzdeki günlerde bu sayının daha da artacağına, rekor seviyelere ulaşacağına inanıyorum.
Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımdan bu imkanı bu fırsatı iyi değerlendirmelerini bekliyorum. Bugüne kadar oylarını kullanmayan kardeşlerimiz varsa gitsinler, başkonsolosluklarda veya gümrük kapılarında oylarını kullansınlar. Türkiye'nin geleceğinde onlar da oylarıyla söz sahibi olsunlar. Türkiye'nin özgürlükler noktasında, haklar noktasında, demokrasi mücadelesinde, Çözüm Süreci'nde, terör örgütüne karşı kararlı duruşlarını sergilesinler. Bu seçim çok önemli."
"Bu seçimlerde ya eski Türkiye diyeceğiz ya da yeni Türkiye diyeceğiz. O kadar önemli" diyen Erdoğan, muhalefet partilerinin, bölücü örgüt, paralel örgüt ve medyanın bir araya gelerek eski Türkiye koalisyonu kurduğunu belirtti. Erdoğan, şunları söyledi:
AYNI ÇATI ALTINDA BULUŞTULAR
"Daha birkaç yıl öncesine kadar birbirlerine her türlü hakareti edenler, nasıl olduysa bugün aynı çatı altında buluştular. Bölücü terör örgütünün güdümündeki parti, bu paralel çatıya ve çeteye daha düne kadar demediğini bırakmıyordu. Şimdi maşallah, can ciğer kuzu sarması oldular. Kulağı var, duymaz. Gözü var, görmez. Dili var, hakkı söylemez. Bu beyefendi, kestane pazarında bir zamanlar hocaefendiydi. Değil mi?
Şimdi nasıl oluyor da bu ülkede 50 bin insanın kanına girenlerle bakıyorsunuz bal kaymak olabiliyor? Hep anlattım, anlatıyorum, bunların şu toplumu, şu milleti nasıl parçaladığını, nasıl böldüğünü sizler gayet iyi biliyorsunuz. Bu hoca ne diyordu, başörtüsü ile alakalı? 'Füruattandır' diyordu. Üniversitelere başörtülü olarak kızlarımızı almadıkları zaman ne diyordu? 'Çıkartın başörtünüzü, peruk takın diyor muydu? Şimdi, görüyorsunuz, can ciğer oldular."
AK Parti iktidarından önce imam hatiplerin orta kısmının kapatılması nedeniyle öğrenci sayısının 600 binden 60 bine düştüğünü anımsatan Erdoğan, kendisinin ve 4 çocuğunun da imam hatip mezunu olduğuna işaret etti.
Kızlarının başlarını açmadığı için, oğlunun da katsayısı nedeniyle Türkiye'de üniversiteye gidemediğini ve yurt dışında okuduğunu aktaran Erdoğan, "Bu çileyi çektirmeye ne hakkınız vardı. Bu Pensilvanya'daki zat, o zaman işte buna maalesef çanak tutanlardan. Ağlama, artık o günler geride kaldı. Sizin o gözyaşlarınız hamdolsun bunu bereketlendirdi" diye konuştu. İmam hatipte okuyan öğrenci sayısının 1 milyona yükseldiğine dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
KEMAL KILIÇDAROĞLU'NU ELEŞTİRDİ
"Şimdi bundan Sayın Kılıçdaroğlu rahatsız oluyor ve ne diyor? 1+8+4. Ne demek bu? 'İmam hatiplerin orta kısımlarını kapatacağım' diyor. Tabii bunu Kahramanmaraş'ta söyleyemez. Kayseri'de 'Hayır. Ben öyle bir şey söylemedim' dedi. Ne söyledin? Seçim beyannamende yazıyor. Hani sen hesap uzmanıydın? 1+8+4 diyorsun. Ne demek bu? Bu formülü biz, geçmişten tanırız. O 8'in içinde ne var? İlk ile ortayı birleştiriyor, imam hatibin orta kısmını kapatıyor. Tabii Müslüman, bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Bitti o iş."
Artık herkesin istediği üniversiteye ve başörtülü olarak gidebildiğini vurgulayan Erdoğan, Danıştayın tüm liselerde başörtüsü ile derslere girilebileceği yönünde aldığı kararla devranın iyice değiştiğini ifade etti. Erdoğan, "Şunu unutmayın, kutlu doğum sancılı olur. Çok sancı çektik ama sonu iyi oldu. Daha da iyi olacak" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Ey Paralel Yapı, paralel devlet, artık Milli Siyaset Belgesi'ne girdin, kararını aldık. Hükümetimizde aynı şekilde Bakanlar Kurulu'ndan geçirdi. Bu süreç demiştim ya Başbakanken 'İnlerine gireceğiz' hatırlıyor musunuz? İnlerine girdik ve devam ediyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere "6-7-8 Ekim vandallarını ve 40 kişiyi öldürenleri" bilip bilmediklerini sordu. Bu kişilerin, şimdi demokrasiden bahsettiklerini anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Terör örgütünü arkasına almış malum parti ve bununla güya demokrasiden bahsediyorlar. Yasin Börü'yü 5'inci kattan atmak suretiyle o genç yavrumuzu şehit edenler bunlar değil mi? Ne anlatıyorsunuz bize, o genç yavrumuzu şehit ettiniz, taşlarla parçalaya parçalaya şehit ettiniz. Anneleri Diyarbakır'da ağlatan bunlar değil miydi? Van'da musluklardan kan akan o pankartları asan, bilboardları süsleyen bunlar değil miydi? Biz bunlara yüklenince kaldırdılar. Onun yerine su akan musluklar koydular. Bunlarda yalan çok, akşam başka, sabah başka."
ASGARİ ÜCRETTE AÇIK ARTIRMA YAPIYORLAR
Erdoğan, 6-7 ekim olaylarında vatandaşların katledilmesine neden olan genel başkanın genel başkanın, pop star edasıyla parlatıldığını belirterek, "Milletin selameti, barışı, huzuru için bir araya gelmeyenler, mesele yeni Türkiye olunca, 2023 hedefleri olunca hemen kol kola giriyorlar" dedi. Alandakilere "Siyasette herkes kendisi için oy ister değil mi?" sorusunu yönelten Erdoğan, "Bunlar birbirleri için özellikle de birisi için oy istiyorlar" değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, siyasi partilerin seçim beyannamelerinin ve seçim vaatlerinin birbirinin aynısı olduğuna dikkati çekerek, sadece rakamlarda anlaşamadıklarını söyledi. "Bu kadar israfa ne gerek var. Her birinin ayrı genel merkezi, ayrı teşkilatı ayrı, hiç gerek yok, hepsini de birleştirin olsun gitsin" diyen Erdoğan, partilerin asgari ücrette bin 400, bin 500, bin 800 ve 5 bin lira gibi açık artırma yaptıklarını anlattı.
Erdoğan, halkın buna inanmayacağını dile getirerek, "Ben 40 yıllık siyasi hayatımda şunu öğrendim: Millete karşı dürüst olacaksınız, samimi olacaksınız. Kalbinizle diliniz arasına perde koymayacaksınız. Siz meydanlarda, medya da millete illüzyon yaparsanız, millette seçim sandığında size sürprizini yapar" diye konuştu.
Hazreti Mevlana'nın "Güneş gibi ol şefkatte merhamette. Gece gibi ol ayıpları örtmekte. Akarsu gibi ol keremde cömertlikte. Ölü gibi ol öfkede asabiyette. Toprak gibi ol tevazuda mahviyette ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol" sözlerini anımsatan Erdoğan, "İşte biz buyuz. 40 yıldır milletimizle bu şekilde iletişim kurduk, kucaklaştık, yol yürüdük. Allah ömür verdikçe de bu yolda devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
MISIR'IN CUMHURBAŞKANI MURSİ'DİR
Alandakilere, "Mısır'da halkının yüzde 52'sinin oyunu almış bir Mursi'ye idam cezası verenleri affedebilir miyiz?" diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Benim ilmimde, Tayyip Erdoğan'ın ilminde, Mısır'ın Cumhurbaşkanı Mursi'dir, Sisi değil. Sisi bir darbecidir" dedi. Amerika'da aynı masaya davet edildiği halde gitmediğini hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Oturmadım, oturamazdım, oturduğum takdirde size ihanet etmiş olurdum. Bundan sonra da asla. Ben Esma yavrumuzu şehit eden bu darbecilerle bir arada olamam. Düşünebiliyor musunuz, 27 yaşındaki master öğrencisi kızımızı bile idama mahkum ediyorlar. Ya bu nasıl bir anlayıştır, bu nasıl bir vicdansızlıktır. Şu anda bu problem çözülmedikçe ben orada başta Mursi olmak üzere arkadaşlarının idam edileceğine inanmıyorum ama buna rağmen benim vicdanım sızlıyor, kan beynimize adeta fışkırıyor. Böyle bir şey olamaz. Dünya suskun. Öznesi olmayan açıklamalar yapıyorlar. Niye öznesi olmayan açıklamalar yapıyorsunuz? Doğruyu söyleyin. Hani demokrattınız, hani Avrupa Birliği'nde idam yoktu? Niye susuyorsunuz, konuşsanıza, konuşmuyorlar."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır'da da İstanbul'da da aynı şeyi söylediğini dile getirerek, Rabia işareti yaptı. Erdoğan, şöyle devam etti:
"Tek millet. Bunun içinde ne var, Türk'ü var, Kürt'ü var, Laz'ı var, Arap'ı var, Çerkez'i var, Gürcü'sü var, Abaza'sı var, Roman'ı var, Boşnak'ı var, ne kadar etnik unsur varsa tek millet. İki, tek bayrak. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır, hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız, şehidimizin ta kendisidir. Üç, tek vatan. 780 bin kilometre kareyle tek vatan. Bunu bölmeye çalışanlar avucunu yalar, karşısında bizi bulurlar, şanlı ordumuzu bulurlar, emniyet teşkilatımızı bulurlar ama hepsinden öte milletimizi bulurlar. Ve tek devlet. Devlet içinde devlet asla. Ey Paralel Yapı, paralel devlet, artık Milli Siyaset Belgesi'ne girdin, kararını aldık. Hükümetimizde aynı şekilde Bakanlar Kurulu'ndan geçirdi. Bu süreç demiştim ya Başbakanken 'İnlerine gireceğiz' hatırlıyor musunuz? İnlerine girdik ve devam ediyoruz. İşte ben bu meydanlarda onun için varım."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağını söylediğini kaydederek, "Şimdi CHP YSK'ya gidiyor, MHP YSK'ya gidiyor, HDP yine YSK'ya gidiyor. Talepleri ne biliyor musunuz? 'Cumhurbaşkanı meydanlara çıkmasın, cumhurbaşkanını konuşturtmayın' Bunlar ne dediklerinin farkında değiller. Ben cumhurum, cumhurun başkanıyım. Beni buraya yetiren irade şu ya da bu değil karşımdaki cumhur, sizlersiniz. Gücümü önce haktan sonra halktan alıyorum. Ne oldular? Cevaplar verildi, ret, ret, ret. Ne kadar rahatsız olurlarsa olsunlar, meydanlarda halkımızla beraber Rabia'mızı haykırmaya devam edeceğim" diye konuştu.
VİZYONU OLAN VARSA BUYURSUN
Türkiye'de siyaset ve toplum mühendislikleriyle hükümetlerin kurulduğu ve yıkıldığı dönemleri geri getirmeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstedikleri kadar medyaları olsun, İstedikleri kadar paralel medyaları olsun, İstedikleri kadar Doğan medyası olsun, İstedikleri kadar onların yandaşları olsun. Bunlar ne demişti? 'Artık muhtar bile olamayacak' onu bildiler. Hakikaten muhtar olamadım, İstanbul'a Büyükşehir Belediye Başkanı oldum, Başbakan oldum ve Cumhurbaşkanı oldum" dedi.
"Türk milletinin geleceği için planı, projesi, ideali, vizyonu olan varsa buyursun koysun ortaya karar verecek olan millet" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi çıkmış bazı projeler açıklanıyor. Dedim ki 'Bunları zatın biz açıklamıştık. Kanal İstanbul'u biz açıklamıştık, Kanal İstanbul'un her iki tarafında birer milyonluk iki şehir açıklamıştık. Lojistik merkezlerini açıklamıştık. Bir taraftan yapıyoruz bitiriyoruz. Ama bir taraftan İstanbul'u dünyanın hareket merkezi haline getirdik. Türk Hava Yolları dünyanın en fazla noktasına uçan bir havayolları haline geldi.
Şimdi İstanbul'da yılda 150 milyon yolcu kapasiteli bir havalimanı yapıyoruz. Bunun maliyeti 12 milyar Avro, 25 yıllığına verdik, yapacaklar. Bu arada da bize 22 milyar lira kira ödeyecekler. Biz Asya ile Avrupa'yı hem denizin altında hem de denizin üstünden bağladık. Bunlarda bu planda var. Denizin üstünde birinci köprü, ikinci köprü, üçüncüsü de Yavuz Sultan Köprüsü, o da yapılıyor. Dünyanın bir numarası olacak, 4 gidiş, 4 geliş, en geniş köprü, ortasından da hızlı tren geçidi. Boğazın altından da Marmaray, Marmaray'dan 18 ayda 73,5 milyon yolcu taşındı."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni proje dedikleri şeylerin büyük bir kısmı bizim Başbakanlığımız döneminde zaten hayata geçirdiğimiz konular. Mesela bir tanesi çıkmış 'Üniversite harçlarını kaldıracağız' diyor. Ayıptır ya. Üniversite harçlarını kaldıralı aylar oldu, yıllar oldu. Ülkenin durumundan, milletin halinden bu kadar habersizler. Et ve Balık Kurumu'nu, Et ve Süt Kurumu olarak değiştireceğim diyor. Ya onu biz zaten yaptık. Şu anda Et ve Balık Kurumu yok. Et ve Süt Kurumu var. Herhalde o dönemde Anayasa Mahkemesi kapısında nöbette oldukları için fark edemediler. Çünkü durmadan oraya gidip geliyorlardı. İşte bunlar eski Türkiye" diye konuştu.
EŞEK ÖLÜR KALIR SEMERİ
Dün Nissibi Köprüsü'nün açılışını yaptıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Olay bu" diye konuştu. Eski Türkiye koalisyonunun, "Diyanet İşleri Başkanlığını ve zorunlu din dersini kaldıracağını" söylediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili çok ağır ifadeler kullanıyorlar. Tuttular kaynak sorusuna cevap verdiler. 'Diyanet İşleri Başkanının altındaki Mercedes' Bu Mercedes'in değeri 320 bin lira ve kaynak oymuş. Bende dün sabah aradım Diyanet İşleri Başkanını, dedim ki 'Cumhurbaşkanlığı makamındaki zırhlı Mercedeslerden bir tanesini makamınıza tahsis etmek istiyorum' tahsisi yaptım ve zırhlı bir Mercedes Diyanet işleri başkanımızda. Diyanet İşleri makamı böyle oyuncak mı? Bunların çocuklarının Porscheler var, onlarla geziyorlar. Ama ne yazık ki benim dindar Kürt kardeşlerim bunların karşısında duruşunu sergilemedi. Ama inanıyorum ki 7 Haziran'da gereken cevabı verecektir."
"BİZDE ETNİK MİLLİYETÇİLİK YOK"
"Bizde etnik milliyetçilik yok, biz Türkü, Kürdü, Laz'ı, Çerkez'i, Gürcü'yü ve Abaza'yı kim varsa yaratılanı Yaradan'dan ötürü seviyoruz" sözlerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkü ne kadar seviyorsam Kürdü de o kadar seviyorum. Arabı da, Zaza'yı da, Gürcü'yü de, Laz'ı da, Abaza'yı da, Romanı, Boşnak'ı, Arnavut'u o kadar seviyorum" diye konuştu. "Muhalif medya kuruluşlarına, iş adamlarına, onların varlıklarına el koymak istiyorlardı, şimdi Merkez Bankası rezervi 122 milyar dolar oldu ya bunlar kafayı oraya taktılar" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:
"Merkez Bankası'nda ne vardı? 22,5 milyar dolar, şimdi 122 milyar dolar. Biz ekonomiyi bu hale getirdik. Bunlar milleti tekrar IMF kapısına götürmek istiyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu, sen kar eden bir SSK almıştın ama onu zarar eder hale getirdin. Senin döneminde hastanelerimizin hali belliydi. Sen önce şu hastanelerin hesabını bir ver, ondan sonra senin açıkladığın bu programlar, şunlar bunlar, bir irtibat kuralım, değerlendiririz."
Siyaset hayatının hep çetelerle, vesayet ve sırtını belli merkezlere dayamış güç odaklarıyla mücadeleyle geçtiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi yolculuğumda dayandığımız iki merci var. Öncelikle bize bu canı bahşeden Rabbimize inandık, ona teslim olduk, ona itimat ettik. En zor günlerimizde, sabır taşımızın çatladığı zamanlarda elimizi semaya açtık ve 'Hak şerleri hayr eyler, zannetme ki gayr eyler, arif anı seyreyler. Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler' böyle dua ettik. Hakkımızda ne takdir buyurulmuşsa ona boyun eğdik. Bir diğer sığınağımız ise aziz milletimizdir. Anadolu'nun müşfik yüreği sizlerde bizi asla yalnız bırakmadınız, sahip çıktınız. Siz, bize emaneti tevdi ettiniz, bizlerde onu Sütçü İmam gibi, Rıdvan Hoca gibi namusumuz bildik, mücadelemizi verdik. Hiçbir zaman güç odaklarıyla pazarlığa oturmadık, hiçbir zaman boğaz medyasıyla gazetesini, kalemini kurşun gibi kullananlarla iş tutmadık. Biz bugünlere manşetlerle çarpışa çarpışa geldik. 40 yıllık siyasi hayatımda birçok kez itibar suikastine uğradım. Olmadık iftiraların, karalama kampanyalarının hedefi olduk. Bana, şahsıma, aileme, arkadaşlarıma, hatta devletin kurumlarına en ağır şekilde hakaretler ettiler. Linç etmeye çalıştılar. En küçük bir eleştiri, itiraz, dik duruş karşısında da 'basın özgürlüğü' deyip ortalığı velveleye verdiler.
Geçmişte bunun arkasına sığındılar, tetikçilik yaptılar, siyaset mühendisliği yaptılar, bundan fayda devşirdiler, rant elde ettiler. Şimdi de aynısını yapmaya çalışıyorlar. Kusura bakmasınlar. Biz bunlara eyvallah etmeyiz. Aba altından sopa gösterenlere, bizi rahmetli Menderes'in, Mursi'nin akıbetiyle tehdit edenlere boyun eğmeyiz" dedi.
DARBELERİNİ ÖZLEDİĞİNİZİ BİLİYORUZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi çıkmışlar, '12 Eylül dönemini özlüyoruz. Onlar daha insaflıydı' diyorlar. Evet biz, sizlerin 12 Eylül darbelerini bile özlediğinizi gayet iyi biliyoruz. Adaleti bir sağdan, bir soldan asmak olarak görenlerin, bunları nasıl beslediğini, büyüttüğünü benim milletim çok iyi biliyor. Bunların darbeye nasıl selam durduğunu milletim çok iyi biliyor. Darbecilerle el ele verip ülkeyi nasıl bir uçuruma sürüklediklerini milletim gayet iyi biliyor. Öyleyse 7 Haziran çok önemli" dedi.
Vatandaşlara, seçimlerde demokratik haklarını ihmal etmemeleri çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugünlere kolay gelmedik. Tehditler, kumpaslar, ekonomik operasyonlar, aklınıza ne gelirse yaptılar" diye konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasının ardından TBMM eski Başkanvekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil'in de hazır bulunduğu ve açılışının yapılacağı Göksun Tünelleri'ne canlı bağlantı yapıldı. Erdoğan, buradan Pakdil'e seslendi ve "Yol medeniyettir" vurgusunu yaptı. Daha sonra da Kahramanmaraş'ta son dönemde yapımı tamamlanan tesislerin açılış kurdelesi Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eşi Emine Erdoğan, Bakanlar, Milletvekilleri tarafından kesildi.
VALİLİK VE BELEDİYEYE ZİYARET
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş'taki programının ilk ayağı olan toplu açılış töreninin ardından önce Kahramanmaraş Valiliği'ni sonra da Büyükşehir Belediye Başkanlığını ziyaret etti. Erdoğan, Vali Mustafa Hakan Güvençer ve Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç'tan çalışmalarla ilgili kısa brifingler aldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş'taki temaslarının ardından özel uçak "CBK" ile saat 21.52'de Ankara'ya gitti. Toplu açılış törenine katılan Erdoğan'ı havaalanında, Vali Mustafa Hakan Güvençer, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal ile diğer ilgililer uğurladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Feridun Bilgin de Ankara'ya gitti.