"Kahramanmaraşlıların yüzde 90'ı Kahramanmaraş'ta ikamet ediyor!"
Haberin özeti şöyle:
ADNKS verilerine göre 31 Aralık 2014 tarihi itibariyle Kahramanmaraş il sınırları dahilinde ikamet edenlerin sayısı 1 milyon 86 bin 37 kişi.
Bunların 982 bin 215 kişisini oluşturan yüzde 90,4'ü, Kahramanmaraş doğumludur.
94 bin 347 kişiyi kapsayan yüzde 8,7'lik kısmı ise başka bir ilde doğanlardan oluşuyor.
Yüzde 0,5'lik kısmı oluşturan 5 bin 154 kişi ise yurt dışı doğumludur.
4 bin 321 kişinin ise (yüzde 0,4) doğum yeri bilinmiyor.
Kahramanmaraş bu alanda Türkiye birincisi oldu.
Yani, doğduğu ilde ikamet eden nüfus oranı en yüksek olan ilimiz yüzde 90,4 ile Kahramanmaraş oldu.
**
Kahramanmaraş içine kapanık bir il.
Dışardan kolay kolay göç almıyor.
Dışarıya da kolay kolay göç vermiyor.
Kendi yağı ile kavrulup gidiyor.
Bu nedenle de, birkaç başlık dışında gelişmişliği de yoktur.
**
Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan "İllerin Ve Bölgelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralaması Araştırması (SEGE-2011)" sonuçlarına göre Kahramanmaraş 60'ıncı sırada yer alıyor.
**
Veriler, Kahramanmaraş'ın içine kapanık bir il olduğunu gösteriyor.
Bu kriteri aşmak lazım.
Sosyal ve ekonomik gelişmişliğin daha düşük rakamlara ulaşması, yapısal değişikliklerle olmayacak.
Yeni binalar, yeni parklar, yeni yollar… Elbette etkilidir bu gelişmişlikte… Ama tek başına değildir. Kültür, sanat, sinema, tiyatro, basın-yayın, yaşamsal alanların yanında mutlaka ekonomik anlamda gelişmişlik olmalıdır.
Kahramanmaraş'ta SSK'lı olarak çalışan işçilerin büyük bir çoğunluğu asgari ücretle çalışıyor.
Tarımsal alanlarda iş görenler yine asgari ücrete yakın bir rakamla geçimini sağlıyor.
Esnaf, son zamanlarda siftah dahi yapamadan işyerini kapatıyor.
Kahramanmaraş'ta ekonomik gelişmişlik olmadıkça da, 'azla yetinerek' Kahramanmaraş'ta yaşamaya devam edecektir, Kahramanmaraş doğumlular.
**
Yarın ne olur bilinmez.
Siyaset ve iş dünyasının birbirine düşmeye başladığı Kahramanmaraş'ta çok ta iyi şeyler olmayacak.
Belediyeler kendi görevlerini yapacaklar. Yani okuldu, havuzdu uğraşmayacaklar. Okulu yapmak Milli Eğitim'in, havuzu yapmak Spor Teşkilatı'nın görevidir.
Eğer onlar yapamıyorsa, siyasi yönünüzü kullanıp görev değişimi yaptırırsınız.
Yoksa milletin parasını şahsi geleceğiniz için carcur etmenin bir alemi yok.
Bırakalım şu içimize kapanıklığı, kendi işimizi kendimiz görmeyi de hakkımız olanı alalım