İSRAF YÜZÜNDEN AYRILAN ÇİFTLERE "İRŞAT EKİPLERİ" MERHEM OLUYOR
Kahramanmaraş İl Müftülüğünce oluşturulan irşat ekipleri, düğünlerde marka ısrarı ve israf gibi nedenlerle evlenemeyen çiftlerin aileleriyle görüşüp, ayrılıkların önüne geçmeye çalışıyor.
İl Müftülüğü Aile ve Dini Rehberlik Bürosu Koordinatörleri Fatma Şule Çiftçi ve Neşe Kömür, maddi birtakım talepler nedeniyle evlilik yolunda anlaşmazlıkların yaşandığı aileler için, "En hayırlı nikah kolay olanıdır" sözünden yola çıkarak, "Gelin Tanış Olalım İşi Kolay Kılalım" projesi hazırladı.
Proje kapsamında Aile ve Dini Rehberlik Bürosunca ekipler oluşturuldu. Alo Fetva Hattı'na gelen ihbarlardan, camilerdeki din görevlilerinin ilettiği bilgiler ve bizzat büroya başvuran vatandaşların başvurusu üzerine çalışma başlatan ekipler, aileler ile görüşmeye başladı.
Kimi aileyle telefonla kimiyle de yüz yüze görüşen ekipler, kurulacak yuvaların yıkılmasına engel olmak için 5 ayda 50 çift ile görüştü.
İrşat ekiplerinin görüştüğü çiftlerin de konuya olumlu karşılık vermesi üzerine marka ısrarı ve israf gibi nedenlerle ayrılık yaşayan 50 çift tekrar mutlu bir yuvaya "merhaba" dedi.
Proje koordinatörlerinden Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aile ve Dini Rehberlik Bürosunun aileyi tehdit eden meseleleri ele alan bir yapı olduğunu anımsattı.
Büronun görevleri kapsamında "Gelin Tanış Olalım İşi Kolay Kılalım" projesi hazırladıklarını ve mart ayından itibaren uygulamaya koyduklarını anlatan Çiftçi, projenin ortak noktasının "En hayırlı nikah kolay olanıdır" hadisi olduğunu vurguladı.
"Düğünlerdeki israf yarasını görüyoruz"
Gerek camilerde gerekse irşat ekiplerinin sorumluluk alanlarında düğünlerdeki israf konusunu işlediğini aktaran Çiftçi, "Özellikle düğünlerdeki israfı, gösterişi nihayetlendirmeyi amaçlıyoruz. İnsanlardaki bu külfeti azaltmayı hedefliyoruz. Türkiye'nin pek çok şehrinde düğünlerdeki israf yarasını görüyoruz. Bu israf konusunun aldığımız geri dönüşümlerden şehrimizde büyük bir problem olduğunu düşündük çünkü camilerde hanımlarla birebir görüşüyoruz. Alo Fetva Hattına gelen konuları biliyoruz." diye konuştu.
Meslekleri ve yürütülen çalışmalar sayesinde ailelerin yapılarını gözlemleme şansı da bulduklarını dile getiren Çiftçi, "Düğünlerdeki israf konusunda elim bir durum tespit ettik. Özellikle de israf, gösterişe meyilli bir durumun olduğunu tespit ettik. Bunun ardından projemizi başlattık." dedi.
Düğün merasimlerindeki israf ve gösterişe Hazreti Peygamber'in hadisini odak noktasına alarak "hayır" dediklerini vurgulayan Çiftçi, ailelerle görüşmelerinde bu konuyu işlediklerini kaydetti.
"Ekibimizle birebir markaj uyguluyoruz"
Çiftçi, Türkiye'nin pek çok ilinde takılar konusunda farklı talepler olabildiğini, özellikle Kahramanmaraş'ta düğünlerde altın kemer takma alışkanlığı bulunduğunu anlattı. Taleplerin karşılanamaması durumlarında bazı düğünlerin yapılamadığını kaydeden Çiftçi, şöyle devam etti:
"Artık nişan yapılmış bir bakıyorsunuz takılar ünlü bir markadan alınmadığı için nişandan dönülmüş ya da altın kemer alınmadığı için düğün yapılmamış. Bunun gibi birçok örnek var. Bunları tespit ediyoruz. Bugüne kadar yollarını ayıran 50 çift bu şekilde evlendi. Ekibimizle bire bir markaj uyguluyoruz. Bir ailenin oluşturulmasına çalışıyoruz ya da kurulan bir yuvanın yıkılmasına engel olmaya çalışıyoruz."
Projenin uzun soluklu olduğunu belirten Çiftçi, ailelerin yıkılmamasına, yuvaların kurulmasına vesile olmaktan duydukları mutluluğu dile getirdi.
Vatandaşlarla da destekliyor
Emekli hemşire Yurdagül Terzi, aile eğitiminde israf konusunun özellikle çocuklar için ele alınması gerektiğini söyledi.
Pek çok istek nedeniyle yuvaların kurulamadığına şahit olduğunu ifade eden Terzi, "Ben 2 evladımın düğününü yaptım ama anlayışlı kişiler denk geldi. İsraf konusunda sıkıntı çekmedim, rahat oldum. Beni zora sıkmadılar." dedi.
"Gösteriş merakıyla huzur olmaz"
Müşerref Çıtak da 2 kız 3 erkek çocuğunu evlendirdiğini ama hiçbir zaman israfa kaçmadığını belirtti.
Ne oğlunu ne de kızını evlendirirken sıkıntı yaşadığını aktaran Çıtak, "Kim ne yaparsa kendi şerefi için yapar. İki evladımı kaybettiğim halde gelinlerimle beraber oturuyorum. İnsan eşya ve parayla mutlu olmaz. Önemli olan tatlı geçinip mutlu olmak. Halının rengi mobilyaya tutmuyor diye çöpe atılıyor. Türkiye'nin birçok şehrini gezdim. Ege tarafında sokaklarda düğün yaparlar ama burada 'sen hangi düğün salonunda yaptın' diye yarışa girerler. Gösteriş merakıyla huzur ve mutluluk olmaz. Bir perde, bir sandalye için ayrılan aileleri duydukça hayret ediyorum."